Modern çağın en büyük hastalığı “ Suçluluk Duygusu “ Sağıma, soluma bakıyorum herkeste aynı problem. Herkes kendinden yakınır olmuş, herkes kendini cezalandırır olmuş. Gençler kendinden uzak garip bir özgüven eksikliği içerisinde…
Birbirlerinin ötesinde ilk önce kendilerini incitiyorlar.
Hepimizin hayatında dönem dönem yaşadığı pişmanlıklar vardır. İçinden çıkamadığımız, nedenini hep kendimizde aradığımız durumlar. Ya da bizim elimizde olmadan gelişen yanlış olaylar. Ben açıkçası yaşadıklarımdan hiç pişman olmadım diyenlere pek inanmıyorum illa ki bir yerlerde o da aynı şeyi söylemiştir. “ Keşke yapmasaydım “ cümlesi. İnsanoğlu neticede, her şeyi mükemmel yapması mümkün değil. Doğru da yanlış da bizler için…
Hatalarla, yanlışlarla düşe kalka olgunlaşıyoruz. Yanlışları yaşıyoruz ve her yanlışta bir doğru öğreniyoruz. Hatalarımız bizi doğrulara götürüyor.
Atın artık suçluluk duygusunu üzerinizden, kendi kendinizi tüketmeyin affetmeyi öğrenin ama ilk önce kendinizi affedin. Kendinizi affetmediniz mi ya da kendinizi suçladınız mı üzerinizde ki yük asla kalkmayacaktır ve yaşamdan git gide zevk almamaya başlayacaksınız. İnsanın kendiyle barışık olması kadar huzur veren bir duygu daha yoktur sanıyorum ki…
Hayatı ne kendinize ne de başkalarına zehir etmeye hakkınız var. Siz ne kadar kendinizle barışık olursanız hayat da o kadar sizinle barışık olur.
Yaşamda illa ki her zaman iyi şeyleri yaşamak, doğru kararlar vermek mümkün olmuyor.
Önemli olan insani duygularınızı kaybetmemek ve kendi kendinizi yiyip bitirmemektir.
Kendinizi sevin… sevin ki… başkaları da sizi sevsin…
Sevgiyle kalın !
Semra Pınarlı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder