Vahşetin son noktası, ben sadece bizim ülkemizde bu kadar var sanıyordum ama yanılmışım. Bugünkü gazetede okuduğum haber karşısında şoklar içerisindeyim. Pakistan’da bir çifti yasak ilişkiye giriyorlar diye ki sözde böyle, akrabaları ağaca bağlayıp taşlayarak öldürmüşler. Okuduğum da tüylerim diken diken oldu ve orda da bunun gibi yüzlerce olay yaşanıyormuş. Bu demek oluyor ki gelişmemiş toplumların çoğunda bu durum süregeliyor.
Bu nasıl bir cahillik ve yobazlıktır. İnsanlar dinden bahsederler, Müslümanlıktan bahsederler sonra da Allah’ın verdiği canı kendileri almaya kalkışırlar. Kendilerini Allah yerine koyarlar. Bu nasıl bir düşünce yapısıdır. Nasıl bir adalet ve yaşayıştır.
İnsanlar işledikleri cinayeti gelenek ve göreneklere, törelere ve inançlara bağlamaya çalışıyorlar. Kendilerince haklı gerekçe bulmaya çalışıyorlar ama hiç uğraşmasınlar bunun haklı bir gerekçesi olamaz. Bizi yaratan Allah nasıl alması gerektiğini de bilir.
Adam öldürmenin ismi cinayetten başka bir şey olamaz ve cinayet hiç kimsenin ceza olarak verebileceği bir bedel olamaz.
Her yıl ülkemizde yüzlerce insan bu töre cinayeti adını verdikleri olayla katlediliyor. Yaptıkları doğru ya da yanlış kimse bilemez. Herkes kendi namusundan sorumludur.
Bence insanları töre cinayeti diye öldürmek yerine ilk önce bu zihniyette olan insanlar öldürülmelidir.
Sen 13 yaşında ki kızını mal gibi sat sonra da namusundan bahset ya da diğer bir örnek, sen kızını amca çocuğu kardeş yarısıyla zorlana evlendir sonra da gel töreden ve namustan bahset. Bu nasıl bir adalettir, nasıl bir töredir.
Namus denilen olay iki bacak arasında değil beyin de ve yürekte biter…
Saygılarımla
Semra PINARLI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder